2023- 2024 tüm sürdürülebilirlik çalışmalarını rapor halinde sunan Doğuş Teknoloji 2012 yılından itibaren farklı sektörlerin dijitalleşme yolculuğuna uçtan uca teknoloji çözümleriyle eşlik ediyor. Sayılı Ar-Ge merkezlerinden birine sahip olan Doğuş Teknoloji, 35’ten fazla global iş ortağı ve yapay zekadan siber güvenliğe uzanan geniş hizmet yelpazesiyle veri odaklı dönüşüm projelerine yön veriyor. 2020’den itibaren sürdürülebilirliği yalnızca kurumsal bir sorumluluk olarak değil, iş yapış biçimini şekillendiren temel bir yaklaşım olarak ele alan şirket; operasyonel süreçlerinde ve sunduğu çözümlerde çevresel ve toplumsal faydayı merkeze alıyor.

“Gözümüz Hedeflerin Ötesinde” vizyonuyla sürdürülebilirlik stratejisini, Birleşmiş Milletlerin belirlediği 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı arasından beş öncelikli alanı stratejisine entegre eden Doğuş Teknoloji; Nitelikli Eğitim, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı, Sorumlu Üretim ve Tüketim ve İklim Eylemi alanlarında ölçülebilir ve kalıcı değer yaratıyor.
Geleceğe Giriş Programı ile 2024 yılında 172 genç yeteneği teknoloji ekosistemine kazandıran şirket, kadın istihdamını artırmaya yönelik çalışmalarıyla İş’te Eşit Kadın Sertifikası almaya hak kazanırken; cinsiyetçi dile karşı geliştirdiği projelerle de kapsayıcı iletişimi destekliyor. Türkiye’nin sayılı Ar-Ge merkezlerinden biri olarak, Ar-Ge Yetkinlik Modeli doğrultusunda TÜBİTAK onaylı yurt içi ve yurt dışı projelerle ulusal ve uluslararası alanda etkili çalışmalar yürütüyor. Geliştirilen çeşitli Ar-Ge projeleriyle sanayi ve inovasyonu, sürdürülebilirlik ekseninde buluşturuyor. Sürdürülebilir teknolojilere olan katkısını yalnızca kendi süreçleriyle sınırlamayan şirket; inovatif girişimleri destekliyor, Ar-Ge teşviklerinden elde ettiği bütçeyle gelecek vadeden teknoloji şirketlerine yatırım yapıyor.

Doğuş Teknoloji, sürdürülebilirliği yalnızca çevresel etkilerin azaltılması olarak değil; yetenek ekosisteminin geliştirilmesi, eşitlikçi çalışma ortamlarının yaygınlaştırılması ve teknolojik altyapılarda sürdürülebilir modellerin hayata geçirilmesi olarak tanımlıyor. Bu anlayışın bir yansıması olarak geliştirdiği dijital çözümlerle, enerji verimliliğini artırmaya ve sürdürülebilir yazılım uygulamalarını teşvik etmeye yönelik adımlar atıyor. Teknolojiyi dönüşümün ötesinde, daha yaşanabilir bir geleceğin anahtarı olarak gören şirket, bu yaklaşımla geleceği sorumlulukla inşa etme kararlılığını sürdürüyor.
İş ortaklarının teknoloji altyapılarına da sürdürülebilir katkılar sunan şirket, olası doğal afet ve kriz durumlarına karşı Ankara’da devreye aldığı Olağanüstü Durum Merkezi ile veri güvenliğini artırırken kurumsal dayanıklılığına da önemli katkı sağlıyor. Doğuş Teknoloji Veri Merkezi’nde 23.500 ağaç fidesinin karbon tutumuna eşdeğer yaklaşık 3000 güneş paneliyle 2 yılda 2 milyon kilovatsaat enerji üretildi. Öte yandan, veri merkezindeki yapay zeka destekli kaynak optimizasyonu uygulamalarıyla enerji tasarrufu sağlıyor. Güneş Enerjisi Santrali (GES) sistemlerinin elektrik üretim ve tüketim verileri analiz edilerek verimlilik artırılıyor.